Obezite yaşam süresini kısaltıyor!

“`html

Obezite Sorunu ve Türkiye’deki Durum

Modern zamanların büyük sağlık sorunlarından biri olan obezite, son yıllarda dünya genelinde hızla artış göstermektedir. Yapılan araştırmalar, Türkiye’nin, Avrupa’nın en obez ülkesi konumuna geçerek yüzde 30’un üzerinde obezite oranına sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, obezitenin yalnızca bir estetik sıkıntı olmadığını, aynı zamanda yaşam kalitesini düşüren ve bazı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir hastalık olduğunu vurgulamaktadır. Günümüzde tıp ve teknolojideki hızlı gelişmeler sayesinde, obezite için kişiye özel tedavi seçenekleri sunulmaktadır. Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de obezite ile mücadeledeki en yeni yöntemleri anlatarak, önemli tavsiyeler ve uyarılarda bulunmuştur.

Obezite ile İlgili Tehditler

Yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzı gibi faktörler obeziteyi hızla yaygınlaştıran unsurlar arasında yer almaktadır. Obezite, vücutta birçok sistemi olumsuz etkileyerek yaşam süresini kısaltan ciddi bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Prof. Dr. Can Gönen, “Obezite, dünya genelinde her yaştan bireyde artmaktadır” diyerek bu durumu dile getirmektedir. “Normalin üzerinde yağ birikimi, yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek tip 2 diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, kanser gibi birçok hastalık riskini artırmaktadır. Ülkemizde obezite oranı yüzde 30’un üzerine çıkmış bulunmaktadır ve bu durum, Avrupa’nın en kilolu ülkesi olmamızla sonuçlanmaktadır. Özellikle kadınlarda obezite, erkeklere oranla daha yaygındır,” diye eklemektedir.

Obezite Neden Ciddiye Alınmalı?

Obezitenin bir seçim değil, tedavi gerektiren ciddi bir hastalık olduğu bilinmelidir. Prof. Dr. Gönen, “Maalesef toplumda obezitenin bireylerin kendi tercihlerinden kaynaklandığı yönünde yerleşmiş yanlış bir inanç bulunmaktadır. Bu nedenle obez bireyler sosyal hayatta çeşitli ayrımcılıklara maruz kalmakta ve zorluklarla karşılaşmaktadırlar.” demektedir. Son yıllarda obezite ile ilgili daha doğru bir dil benimsenmeye başlanmıştır. “Öncelikle ‘insanım’ vurgusu ile sosyal farkındalık artırılmalı ve ‘obez birey’ gibi ifadeler kullanılmalıdır,” diyerek hassasiyetin önemine dikkat çekmektedir.

Beden Kitle İndeksi ve Obezite Tanısı

Obezite teşhisinde en yaygın yöntemlerden birisi beden kitle indeksi (BKİ) hesaplamasıdır. Prof. Dr. Can Gönen, “BKİ, kg cinsinden vücut ağırlığının, metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle hesaplanmaktadır ve 30 ve üzeri bir değer obeziteyi göstermektedir.” diye aktarırken, normal BKİ aralığını ise 18,5-24,9 kg/m² olarak tanımlamaktadır. Obezite durumu da evre 1, evre 2 ve evre 3 biçiminde sınıflandırılmaktadır. 40 ve üzeri BKİ, tedavi gerektiren çok ciddi obezite anlamına gelmektedir. Obezitenin tedavi edilmesi durumunda, yaşam süresi ve kanser riski arasında net bir ilişki olduğu ortaya konulmuştur.

Obezite Tedavisinde Kişiye Özel Yaklaşımlar

Obezite tedavisinin etkinliğinde hasta ve doktor iş birliği oldukça önemlidir. Prof. Dr. Gönen, “Sadece kilo vermek değil, aynı zamanda verilen kiloyu korumak ve yaşam tarzında kalıcı değişiklikler yapmak hedeflenmelidir.” ifadelerini kullanarak tedavi ekibinin bilgi ve motivasyon açısından güçlü olmasının gerekliliğini vurgulamaktadır. Obezite tedavisinde diyet ve egzersizin tek başına uzun vadeli başarı sağlamadığı, ancak bu sürece uygun ilaç tedavilerinin eklenmesi durumunda başarı oranının %15-17’ye yükselebileceği belirtilmektedir.

Yeni ve Etkili Yöntemler

Altı aydan fazla sürede diyet ve egzersiz ile yeterli kilo veremeyenler için cerrahinin düşünülmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Gönen, son años’lardaki teknolojik gelişmelerin endoskopik tedavi yöntemlerini de ön plana çıkardığını belirtmektedir. Özellikle endoskopik balon yerleştirilmesi ve endoskopik tüp mide (sleeve gastroplasti) gibi yöntemlerin, obezite tedavisinde yeni kapılar açtığını söylemektedir.

Hasta Aynı Gün Taburcu Olabiliyor

Endoskopik tüp mide operasyonunun avantajları arasında kesi olmaması, komplikasyonların az olması ve hastanın aynı gün taburcu olabilmesi yer almaktadır. Bu yöntem, diyet ve egzersizle hedef kiloya ulaşamayan ve BKİ değeri 30 veya daha yüksek olanlar için önerilmektedir. Prof. Dr. Gönen, “Bu teknik, daha önce cerrahi tedavi görüp tekrar kilo alan hastalar için de kurtarıcı bir çözüm sunmaktadır.” diyerek bu tedavi yönteminin önemini ifade etmektedir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“`

Related Posts

Bu belirtilere dikkat: Mevsim geçişi migreni tetikliyor!

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Öztürk, ’’Hava basıncındaki değişimin de (barometrik) bazı kişilerde migren ataklarını başlatmaya neden olabilir. Özellikle ilkbahar, sonbahar gibi mevsim geçişlerindeki sıcaklık değişimlerine bağlı olarak yaşanan basınç farklılıkları migreni tetikleyebilir’’ dedi.

Bahar aylarında KKKA tehlikesi: Uzmanlardan kene yarısı

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Çetin, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığını bulaştıran kenelerin mayıs ve ağustos arasında daha aktif olduğunu belirterek uyarılarda bulundu.

Sebze meyvedeki pestisiti yok eden Japon taktiği! Evdeki 2 malzeme yetiyor

İlkbaharın taptaze çilekleri, parlak renkleri ve iştah açıcı görünümleriyle sofralarımıza gelir. Ancak bu lezzetli meyvede gizlenen pestisitler sağlığımız için bir tehdit oluşturabilir. Bu aşamada, sadece su altında durulayarak yapılan temizlik yetersiz kalabiliyor. İşte Japonların sırrı.

Kadınlar bedenleriyle barışmalı! ‘Doğum sonrası deformasyonlar kader değil’

Kadınların bedenleriyle barışması ve sağlık problemleri konusunda cesur adımlar atması gerektiğini vurgulayan Kadın Doğum Uzmanı Dr. Mehmet Bekir Şen, doğum sonrası yaşanan değişimlerin utanılacak bir şey olmadığını belirterek, kadınları destekleyici bir ortamda bu konuları konuşmaya çağırıyor.

10 yılda Türkiye’de vaka sayısı arttı: Bu belirtiler varsa gecikmeyin!

Dermatoloji Uzmanı Dr. Kadir Kaya, Türkiye’de cilt kanseri görülme oranlarının son 10 yılda hızla arttığını belirtti. Solaryum alışkanlığı, yaşlanma ve korunmasız dış ortam maruziyeti bu hastalığı tetikliyor. Peki, Türkiye’de neden bu kadar hızlı artıyor?

Sivas’taki Minibüs Kazasında Ölü Sayısı 2’ye Yükseldi

Sivas’taki kazada ölü sayısı 2’ye yükseldi SİVAS – Sivas’ta öğretmen ve sağlık çalışanlarını taşıyan minibüsün karıştığı kazada 2 kişi öldü, 2’si ağır 16 kişi yaralandı. Kaza, Sivas’a bağlı Çeltek köyü yakınlarında gerçekleşti. Edinilen bilgiye …